COVİD 19 sonrası İş Sağlığı ve Güvenliği için Zorluklar ve Fırsatlar
Birçok ülke covid 19 sınırlama önlemlerinden ‘‘çıkış stratejileri’’ planlarken, covid 19 ’un sağlık etkisi, stres ve izolasyon durumları netlik kazanacaktır. Bununla birlikte, bizleri tehdit eden ikinci bir potansiyel sağlık sonuçlarının da unutulmaması gerekmektedir. Ekonomistlere göre, dünya çapında bir ekonomik durgunluk şu günlerde olduğu gibi etkisini halen daha devam ettireceği beklenmektedir. Bu nedenle, olumsuz bir ekonomik büyümeye ve bunun istihdam üzerindeki etkisine bağlı çeşitli sağlık sorunlarında bir değişiklik beklenmektedir. Beklenen ikinci ve üçüncü dalgalarda iş sağlığı ve güvenliğinin önemli bir rol oynayabileceği belirtilmektedir. Çalışanlara ve işyerlerine sağlıklı – güvenli istihdam ve yeni, çekici çalışma şekilleri oluşturma konusunda tavsiyelerde bulunarak, durgunluğun sağlık ve güvenlik üzerindeki etkilerini hafifletmeye yardımcı olabilir.
Dünya önceki durgunluklardan ne öğrendi? Bu soruya verilecek net bir cevap bulunmamaktadır. Durgunluklar hem mordibite hem de mortalite üzerinde hem olumlu hem de olumsuz etkilerin bir karışımına neden olur. Bununla birlikte, bu etkilerin sosyoekonomik gruplar arasında farklılık göstermesi beklenebilir.
Diğer yandan, durgunluk nüfusun sağlığı ve refahı açısından olumsuz bir etkiye sahiptir. İşsizlik ve iş belirsizliği, benlik saygısı, stres ve akıl sağlığı ile fiziksel sağlığı olumsuz yönde etkiler. Ekonomik kriz dönemlerinde intihar ve aşırı dozda (ilaç vb.) kullanımından dolayı ölümlerin sayısı daha da artmaktadır. Sağlık ve sosyal bakıma ve çeşitli refah programlarına erişimi etkileyecek mali kaynaklardaki kayıplar zararın şiddetini arttırmaktadır. Azalan gelir, özellikle halihazırla hayat mücadelesi veren gruplarda, daha düşük yaşam standartlarına ve artan patojenik risklere dönüşecektir.
Ancak bununla birlikte 2008’de, resesyonların çeşitli sağlık yararları da getirdiği gözlemlenmiştir. 36 milyon insanın katıldığı bir kohort çalışmasında, tüm nedenlere bağlı ölümler, ekonomik kriz sırasında 2008’deki krizin başlangıcına göre daha fazla azaldı. Bu olumlu bulguları birkaç neden açıklayabilir. İnsanlar sigara ve alkol, fast food veya diğer sağlıksız davranışlara harcayacak daha az mali kaynaklara sahiptirler. Pandemi sürecinde barlar, restoranlar ve gece kulüpleri kapalıdır ve egzersiz yapmak, uyumak için daha fazla zaman vardır (özellikle sosyal mesafe norm haline geldiğini dönemde). Hava kalitesi, düşük emisyon gazları sayesinde de iyileşmektedir. Ayrıca çalışanların toksik maddelere daha az maruz kalması da söz konusu olacaktır. Ekonomik krizler sırasında daha az insan çalışmaktadır, bu da özellikle düşük sosyoekonomik gruplardan çalışanlarda ve daha yüksek yaralanma istatistikleri ile karakterize edilen küçük işletmelerde işyerinde ve trafikte meydana gelen ölümcül kazaların sayısını azaltır. Bununla birlikte, iş kazalarıda bu hassas gruplarda ekonomik iyileşme sürecinde artma eğilimindedir, çünkü bu işyerlerinde önleyici tedbirlerin uygulanmasında bir takım problemler yaşanmaktadır.
COVİD 19 durgunluğunun, nüfusun ve alt gruplarının mordibite ve mortalitesi açısından net etkisi görülecektir. Ancak, olumsuz sonuçları hafifletebilecek pek çok olası destekleyici önlem olduğu da açıktır. Durgunluklarla ilgili sağlık araştırmalarında elde edilen çarpıcı bir bulgu, durgunluğun tipik olarak savunmasız, dezentajlı grupların, en düşük ücretli çalışanların, göçmen çalışanların ve kayıt dışı ekonomide çalışanların sağlığı üzerinde daha büyük etkiye sahip olmasıdır. covid 19 krizi, kısıtlama ve ekonomide çalışanların sağlığı üzerinde daha büyük etkiye sahip olmasıdır. covid 19 krizi, kısıtlama ve ekonomik durgunluk, önceden var olan sağlık eşitsizliklerini daha da kötüleştirebilir. Düşük sosyoekonomik çalışanlar, toplu korunma ve kişisel korunma ekipmanlarına daha az erişime sahiptir, uzaktan çalışma seçeneği daha azdır ve işlerini kaybetme riski daha yüksektir. Bu nedenle, iş sağlığı ve güvenliği alanının hem korona krizi sırasında hem de sonrasında sosyal desteğe ve istihdam önlemlerine odaklanması önlemlidir. Makro ve mikro düzeylerde tüm çalışanların sağlığı üzerindeki uzun vadeli sonuçları önlemek için büyük bir öneme sahiptir.
Makro düzeyde, örneğin 1990’ların ekonomik krizi sırasında, sosyal korumaya çok az mali kaynak aktardı ve bu da işsizlikle birlikte intiharların artmasına yol açtı. Diğer yandan, sosyal destek programlarına yaklaşık dört katı daha fazla mali kaynak aktardı ve intihar oranlarında artış gözlemlenmedi. Ayrıca, sosyal destek programlarının büyük bir kısmının bulunduğu düşük ve orta gelirli ülkeleri desteklemek için uluslararası işbirliği gerekli olacaktır. Vatandaşlar fakir ve işsizdir ve bunun etkisi daha büyük olacaktır. İSG enstitüleri ve kurumları destekleyici önlemleri savunmalı ve etkili önleme için kılavuzlar geliştirmelidir: paydaşlar ve politika yapıcılar için veriler, somut planlar ve çözümler sağlanmalıdır.
Ayrıca, mikro düzeyde, İSG‘nin katkıda bulunması için pek çok olasılık vardır. Postcorona dönemine güvenli geçişleri kolaylaştırarak olumsuz sonuçları hafifletebilir. İşyerinde korona yayılımının azaltılmasıyla ve aynı zamanda işin olağan sürece geçişte meydana gelen kazaları ve yaralanmaları önleyerek başarılabilir. Bununla birlikte, sağlıklı, tatmin edici ve çekici işler oluşturma konusundaki uzmanlıklarını kullanarak da katkıda bulunabilirler. Ekonomide birçok iş kaybedilecek, ancak birçok çalışan ve belki de özellikle sosyal olarak dezavantajlı gruplarda işe dönme konusunda temkinli olma riski var. İstihdam, sosyal eşitsizliği en aza indirgemek için kilit bir değişkendir. Etkili entegrasyon programları, uyarlanabilir, esnek ve güvenli çalışma ortamları ve geçişi kolaylaştıran İş Sağlığı ve Güvenliği profesyonelleri tarafından destekleyici izleme olmadan çok daha fazla ve gereksiz çalışan krizden (zamanında) kurtulamayacaktır. Aktif işgücüne hızlı bir geçiş, yaklaşan durgunluğun adalet etkisini azaltmak için önemli bir önleyici tedbir olacaktır.
Sınırlama önlemlerinin sonu aynı zamanda hem politika düzeyinde hem de sahada İSG alanında çalışanlar için iş ve sağlık arasındaki karmaşık ilişki hakkındaki değerli görüşlerini uygulanabilir eyleme dönüştürmek için bir zorluk ve fırsattır. Böylelikle, yaklaşmakta olan bir durgunluğun bedelini azaltabilecekler.